Sıradan bir sabahta,sıradan gelebilecek kadar soğuk bir nescafe ile perdelerini açtı bu güne...Çocukluk yıllarında kokusundan nefret ettiği karnıbaharı oğlu için pişiriyordu şu sıralar ki artık kendide çok seviyordu karnıbaharın her çeşidini.Aklına hamilelik döneminde hemen hemen hergün karnıbahar yediği geldi,gülümsedi.Birşey ifade eden aynı zamanda da etmemeye doğru yol alan bir müzik açtı bir de metin belgesi yazmak istediklerine dair.O kadar fazla şey vardı ki kelimelerle buluşturmak istediği,yazdı sildi,yazdı sildi.Bir türlü toparlayamadı,bir türlü aklındakileri sözcüklere giydiremedi.Oysa iyi bir kelime oyuncusu olduğunu düşünüyordu ama demek ki yetmiyordu bazı zamanlar... Son sildiği yazının ardından bir mail geldi,kimin gönderdiğini görünce ise ister istemez gülümsedi.Varlığı artık birşey yapmadan gülümsetebilen nadir şeylerdendi ne de olsa.Maili açtı ve iki resim gördü ard arda;
''bır kac metre önunu goremeyecek kadar sisli bir sabah..ve ıslak..sımdı elıfımı bırakıp geldım. beraber kahvaltı edelım dedım..bır fıncan cay alıcam sımdı. nedensız pozıtıf olmayı sevıyorum. pozıtıf olmaya zorluyorum bugun kendımı ve nasıl dusunur ıstersem oyle olacak bılıyorum..su anda turuncusun..ben yesıl.. hala msn problemın varmı? bu sabaha bıde sarkı lazım..bı dusuneyım.''
Hem gülümsedi bu kez,hemde gözleri doldu aynı anda.Duygusal moddaydıda haberi mi yoktu acaba?
''Günaydın:)Muhteşem bir kahvaltı hazırlamışsın,teşekkür ediyorum.Ben kahvemi yeni bitirdim ama şimdi bir tane daha alabilirim sanırım.Nasıl düşünürsen öyle olur tabii,pozitif düşün pozitif ol.Gerçi ben seni herhalinle seviyorum:)Şuanda yeşil oldum ve sen turuncusun:)Msn problemim yok ve kamufle değilim,merkez-arka sokak arası gezinip duruyorum...''......
Merkezde sohbete başladık her sabah olduğu gibi ve bu sabahların çoğunda yer alan gülme ikonlarının hakim olduğu bir hava esiyor yazılarda.Bir blog daha açmaya karar verdik konuşurken,günlük ruh halimizi anlatabileceğimiz,yorumlayabileceğimiz,biraz daha kişisel,biraz daha bize ait ve ortak açacağımız ikinci bir blog.Bu gidişle ortak yanlarımızın yanına,bir de ortak bloglarımızı ekleyeceğiz hızla.
Beyaz bir arka fon ve geniş yazı,hareketli duracak bir banner,turuncu ve pembeden uzak ama yeşilde olmayan (''yeşili sevmiyorum ama sen seviyorsun değil mi'' dediğim de,''yeşili tek başına sevmiyorum bende ama turuncu ile yanyana durunca seviyorum,demek ki illa direk birşeyi sevmek gerekmiyor,başka bir kişi ya da nedenden dolayıda sevilebiliyor'' diye bir yanıt aldım,güldük:)),hatta benim yazılarımı pembe tonlarında,O'nun ise turuncu tonlarda yazacağı vs vs vs....bir blog açmayı planlıyoruz işte:)Bakalım,en kısa zamanda inşallah.
Sıradan bir günün sıradan bir sabahından şimdilik bu kadar. Makinada beni bekleyen yıkanmış çamaşırlarım ve kaynaya kaynaya bitmek üzere olan bir nescafe suyum var.
Herkes için güzel bir gün diliyorum.
Sevgiler...