28 Şub 2010
Geride bırakırken...
Kızmızı Ev'in devamını getirmek için oturdum aslında pc nin başına ama gelin görün ki,birkaç satır yazabildim ve hiç mi hiç hissetmedim tek kelimesini bile...Zaman hesaplaması yaparken tam 1 sene geçmiş olduğunu farkettim ve Maribel-Marla'nın hayatlarından bir sene daha geçerken ne çok şeyi geride bırakabildiklerini.Ve ne çok şey sığdırdıklarını ve bu geçen bir yılda ilk defa birbirlerinin yüzlerine hasret kaldıklarını...
Şimdi bir resim karesinde saklı tüm senenin ayrıntıları...
25 Şub 2010
Saklı cümlelerime...
Yarım bıraktığım ne çok şey varmış diye düşünürken;bıraktıklarımın sadece kitaplardan ya da sonu gelmemiş filmlerden ibaret olmadığını görmüş oldum.Bir öfkeyi yarım bırakmışım mesela ya da tam kendimde hissedecekken aşkı,rüzgarına kapılmışım ve bilinmedik bir limana savrulmuşum hoyratça...Işıklarla kaplı bir yol sanmışım mutluluğu ama yarı yolda ışıkların gidebileceği ihtimalini aklımdan tamamen çıkartmışım.Zamanı birden fazla değişimin gösterildiği bir dizi gibi harcamış,ardıma baktığımda ''keşke'' dememek için savunmuşum en dibsiz yanlışları...Doğruları ise paket yapmışım irili ufaklı,bir bisikletin arka selesine yerleştirmişim ve olabildiğince kaçırmaya çalışmışım pedalları hızlı hızlı çevirerek.Oysa yolun bir yerde çıkmaza girebileceğini düşünmemişim...Sona gelmişim ve o pedalları hızlı hızlı çevirirken geçtiğim yüzlerin önemini farketmemişim.
....
15.00 itibariyle kulağımda çokta aşina olmadığım bir şarkı,kucağımda oğlum;öpüyor beni dur durak bilmeden...Bilinmezliğinin içinde bildiği en derin duygularla dokunuyor tenime defalarca...Biraz ağlıyorum şarkının cümleleri ilerlerken o ise benim ağlamama karşılık;en güzel ev sevdiğim gülüşüyle bakıyor gözlerime...Bir yandan en belirgin ortak özellğimize duygulanırken;bir yandan öfke bulutlarının arasında buluyorum kendimi...Küçük ama öpülesi boynuna bir öpücük konduruyorum ve damlaları gözlerimin içine hapsediyorum.
Yarım saat sonra biliyorum ki bu ruh halimide paketleyip,atacağım bisikletimin selesine ve olabildiğince hızlı çevireceğim pedallarını...
22 Şub 2010
İstasyon İnsanları
1 Şub 2010
Bir dilim kutlama daha ama bu defa...
Sen benim için oldukça özel bir kadınsın,herşeyinle saygı duyduğum,herşeyinle hayatımda daima yer alacak;bir gün masallardan çalacağım süpürgeyle seni kaçıracak kadar özlenesisin hatta :)
Bakma güldüğüme,hala kızgınım kendime...
Doğum günün kutlu olsun meleğim,seni çok ama çok seviyorum ve belki de içime sokup seni saklayacak kadar...
İyi ki varsın...
Not:Geçtiğimiz sene bir dilim erken kutlama demişim sanki bu seneyi bilir gibi,bir dilim geç kutlama oldu ama affola:(
http://aylinzeynepunlu.blogspot.com/2009/01/bir-dilim-erken-kutlama31012009banadair.html