15 Ara 2008

Kırmızı Ev (bölüm 3)

Yanan elektrik sobasının etrafında ki pofuduk minderlere kurulmuş,eskiye ait her karenin dibine vurmuş,içimize işleyen soğuğu sıcacık fincanlarımızla atmaya çalışırken,bundan sonrası için vakit kaybetmeden plan yapmaya koyulmuştuk.
-Eskisi gibi aynı evde yaşamaya devam etmeliyiz,yarın ilk iş Frida için okul ayarlamak ve O'nuda en kısa sürede buraya almak,dedim Maribel'a.''Üst katta ki odayı senin için çatı katında ki odayı da Frida için düzenleyeceğiz,yerleşme işlemini de tamamladıktan sonra sıra iş konusuna geliyor ki ben sana açtığım şirin cafe'den henüz bahsetmedim'' .
-Hayalinde böyle bir yer açmak olduğunu biliyordum fakat gerçekleştireceğinden pekte emin değildim.Ne de olsa fikirlerin çabuk değişiyor:)
-Bu defa gerçekleştirdim!Yarın oraya da uğrar birşeyler içeriz,sana bir teklifim olacak ama önce diğer evimi görmeni istiyorum.Herşey çok ama çok güzel ilerleyecek merak etme.
-Yarın yoğun bir gün bizi bekliyor diyebiliriz o halde,dedi Maribel.
-Hem yoğun hem de olabildiğince hızlı bir başlangıç desek daha doğru olur,diyerek çalan kapı için yerimden kalktım.Kapıyı açtığımda Alin karşımdaydı.Sana süprizim var diyerek doğruca salona sürükledim heyecanla.Alin'in Maribel teyzesini gördüğünde attığı çığlıklar ise görülmeye değerdi.Sarıldılar,öptüler birbirlerini,tekrar sarıldılar ve yine dolan gözlerle buluşan bir sohbetin başlangıç çizgisinde bulduk kendimizi.Maribel ile konuştuklarımızdan kısa bir özet geçip,bundan sonra ki planlarımızı,Frida'yı,hayallerimizi tüm sabırsızlığımızla anlattık Alin'e.Biraz zor olsa da yarın ki okulunu ekip bize katılabilmek için izin koparabildi Alin benden ve çok sevdiği,aniden gittiğinde günlerce kendine gelemediği,içine
kapandığı,özlediği,beklediği,çok sevdiği sırdaşı için hazırlayacağı şeylerin hayalini kurmaya başladı hızla...
Ertesi gün keyifli bir kahvaltının ardından,zaman kaybetmeden yola çıktık.Önce Frida'nin eğitimi için Alin'in okuduğu kolej müdürüyle görüşmeye gittik.Oradan olumlu bir sonuçla çıkıp,sonrasında da Maribel ve Frida'nın kalacakları odalar için bir kaç eşya bakmaya...

Maribel her zaman turuncu ve yeşil rengi birbirine yakıştırırdı.Aslında yeşil rengini pek sevmezdi.Bir rengi sevmek illa onu tek başına sevmek demek değildi,yeşil rengini turuncu ile yakıştırdığı için seviyordu.Bu O'nun yorumuydu.Yeni dünyası içinde yeşil ve turuncu renklerinin hakim olduğu eşyalar seçmiş,dekoratif mumluklarını dahi yeşil ve turuncunun hakim olduğu asimetrik şekillerde belirlemişti.Frida için ise tamamen pembe-lila karışımı renklerin bulunduğu,pofuduk yastıkların ve cicili bicili bibloların yoğun olduğu seçimler yapılmıştık.Uzun soluklu bu alışveriş sonrasında nihayet dekorasyonunda uzun uğraşlar verdiğim diğer bir evime Angels Cafe'ye gelmiştik.

(Devam edecek).

5 kişi renk katmış...:

Berrin dedi ki...

ay nasıl heyecan ve keyıfle okudum :) kızları buyutmusuz demek :))yesıl ve turuncu..evet yesılı turuncuyla beraber sevıyorum..cok hos gıdıyor..angels cafe muhtesem..hadı bakalım kahramanlarımızı neler beklıyor olacak..bıraz aksıyon sart :))

Funda dedi ki...

Aylin güzel gidiyor hikaye :)
bundan sonrasını daha kısa sürede bekliyorum kendi adıma :))
Bakalım neler gelişecek bundan sonra. Hayat güzellikler getirir umarım marla ve maribel'e.

Unknown dedi ki...

hikayenin adı bile yeter...

41 kitchen dedi ki...

Ben de yeşili ve turuncuyu birlikte seviyorum=)=) Devamını sabırsızlıkla bekliyorum=)

Aylin Ünlü dedi ki...

Aksiyon olacak Berrin tabii ama hikayenin sonu nerede bitse ona karar veremedim,çarpıcı bitişler düşünüyorum:)

Funda,
teşekkürler,hayat herkese güzellikleri beraberinde getirsin.

Elçin'cim,
teşekkür ediyorum.

Htc,
bu hikaye sana baya uyuyor o halde...

Teşekkür ediyorum.